TÜRK BAYRAĞI ...

ŞANLI TÜRK BAYRAĞIMIZ ;

Türk Bayrağı: Üstünde'5 köşeli yıldız vardır ve İslam'ın 5 şartını ,
'Ay' İslam'ın kendisini yani İslam'ın sembolü olan Hilali,
Kırmızı ise bugüne kadar can vermiş tüm şehitlerimizin boşa akmayan kanını simgeler...

Öyle ki bu bayrağımızın marşında '1453'harf '571' hece vardır ve bu da Peygamber Efendimiz (sav) doğuşu ve İstanbul'un fethini simgeler.
Ve  Dünyada  böyle anlamlı  başka bir bayrak ve ülke yoktur..

MUHAMMED ALİ.

Boks Tarihinin Kralı : Muhammed Ali !

1.Henüz 22 Yaşında iken Dünya Boks Şampiyonu olmuştur. Gerçek adı Cassius Marcellus Clay Jr. iken İslam'a geçip bunu ''Muhammed Ali'' olarak değiştirmiştir.

2.Toplam ''Üç Defa'' Dünya Şampiyonu olarak tarihte bir ilke imza attı.
...

3."Vietnamlılar bana hiçbir kötülük yapmadılar ki onlarla savaşayım." diyerek Vietnam savaşına gitmediği için 5 yıl hapis ve 10 bin dolar para cezasına çarptırıldı.

4.Hollywood bulvarına ismini taşıyan yıldız konulması teklif edilince,
''Ben peygamber ismi taşıyorum. Adımı yerlere yazdıramam'' demiştir. Bunun üzerine Muhammed Ali ismi duvara kazılmıştır. Şuan duvarda bulunan tek bir yıldız vardır. Oda Muhammed Ali'ye aittir.
 

 

 

DEVRİM ARABALARI

4,5 ayda üretilen Türkiye’nin ilk yerli otomobili DEVRİM’ in hazin öyküsü;

Türkiye’nin ilk yerli otomobili olan Devrim’in hikayesini duymuşsunuzdur. 2008’de sinemaya da uyarlanan Devrim arabalarının hikayesinin sonunu herkes başarısızlıkla bilir. Aslında otomobil yapılmıştır ama sonrasında mühendislerin benzin koymayı unutmalarından dolayı araba yolda kalmıştır ve sonunda Türklerin araba sevdası hüsrana uğramıştır.

Tabi durum bu olunca her zamanki gibi ezik tavrımızla , ağzımıza sakız olmuş bir lafı otomobil üretimi konusunda da sıkça tekrar etmeye başlamışız: Türkler otomobil yapamaz

DEVRİM ARABALARININ GİZLENEN TARİHİ HİKAYESİ

Türkiye'nin kendi otomobilini üretebileceği konusunda ilk fikri Cemal Gürsel’in konuyu dikkate almasıyla, ordunun binek otomobil ihtiyacını karşılamak amacı da güden, ilk yerli ve seri üretim hedefiyle başlanan otomobil projesi, dönemin rakamlarıyla 1.400.000 TL ödenekle 4.5 ay gibi kısa bir süre içinde tamamlanmıştır

Otomobil dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’i Cumhuriyet bayramına götürerek hem tanıtımını hem ilk vazifesini gerçekleştirecekken benzinin bitmesi nedeniyle sadece 200 metre gidebilmiştir. Cemal Gürsel tarafından “Garp kafasıyla araba yaptık, şark kafasıyla benzin koymayı unuttuk” mizahi tabirine de konu olmuştur.

Otomobilin yolda kalmasının sebebi ise trende oluşabilecek bir tehlikede zarar görmemeleri düşüncesiyle Eskişehir’den Ankara’ya taşınan devrim otomobillerine benzin konulmamasıdır(O zaman hale Türkiye’de trenler kömürle çalıştığından lokomotiften sıçrayacak kıvılcımlar benzinin alev almasına neden olacağından benzin az konulmuştur.). Otomobillerin ihtiyacı olan benzinin de Ankara’da konvoy yolunun üzerinde bulunan bir benzin istasyonundan alınmasına karar verilmiştir

Ayrıca benzin istasyonuna kadar olan kısa mesafedeki gerekli benzinin mühendisler tarafından tren ile taşınması, mühendislerin hatayı en aza indirgemek için bütün detayları düşündüklerini gösterir. Ancak Cumhurbaşkanının Meclis önünde beklediği haberi alınınca yakıt ikmaline ,fırsat olmadan hemen meclise gidilir.

 

Bu konvoyda iki Devrim otomobili vardır biri bej, diğeri siyah renklidir.(Trende gelirken siyah renkli Devrim lokomotife daha yakın konduğu için ona az benzin konulmuştur.)

Cumhurbaşkanı siyah renkli arabayı daha çok beğenir ona biner ama araba 200 m sonra öksürerek durur, çünkü arabanın benzini bitmiştir.

 

Cumhurbaşkanı gezisini benzini olan bej arabayla sürdürür. Anıtkabir’e ve tören alanına gider.

Bu olaydan sonra basın sanki bilerek, bu olayı yanlış manşetlerle yalan haberlerle açıklamıştır. Manşetlerde devletin parasını boş yere gömdünüz, araç 200m gitti durdu ,bu muydu araba gibi bir sürü yalan haber yapılmıştır. Maalesef milli otomobil yapılmasını engelleyemeyen güç, seri üretime geçmesini engellemiştir. Bir zamanlar dünyada dahi okunmayan pek çok otomobil firmasından önce başlanan bir girişim de böylece doğmadan öldürülmüş oldu.

Başlamadan biten hikayemiz.

POMPEİ .

POMPEİ  KAVMİNİN HELAKI

 

İtalya’da Pompei şehrinin tüm halkı günümüzden 1929 yıl önce taş kesilerek öldü… Vezüv yanardağı hepsinin üzerini lavla örtmüştü… Şehir haritadan silindi…

 

Tarih 23 Ağustos 79… İtalya’da Napoli’nin güneyindeki Pompei’de Roma İmparatorluğu hüküm sürmekte……

Şehrin “edepsizliğe” düşkünlüğü nedeniyle tarihten silindiğine inanç çok büyüktür. Hatta bazılarına göre Pompei de, Sodom ve Gomore gibi Allah tarafından cezalandırılan şehirlerden biridir.

İmparator Caligula zaten kendi kızkardeşine aşık olarak en büyük günahı işliyordu. Halkın ise ondan geri kalır yanı yoktu. Bir ticaret şehri olan Pompei’nin dört bir yanı genelevlerle çevriliydi.Ayrıca eşcinsellik de normal karşılanıyordu.

Nüfusun yüzde 60’ı asil halktan, yüzde 40’ı köleden oluşuyordu. Asiller müthiş bir zenginlik içindeydi. Rivayete göre önce yemek yer, daha sonra yediklerini kaz tüylerini kullanıp kusarlardı. Nedeni ise daha fazla yemek yiyebilmek, yemek zevkinden sonuna kadar faydalanmaktı…

Felaket günü şehirde normal hayat devam ediyordu. O gün hava her günkünden biraz daha boğucuydu… Üstelik çok hafif de bir deprem olmuş, ama önemsememişlerdi.

Biraz sonra kül yağmuru başladı. İnsanlar önce umursamadı. Belli ki yaşlı Vezüv daha önce de böyle faaliyetlerde bulunmuştu… Ama bu seferki geçmedi, bitmedi…

Paniğe kapılanların bazıları limana doğru koşmaya başladı, bir kısmı ise kendini evine kapadı…

Limana doğru koşanları kötü bir sürpriz bekliyordu… Deniz kabarmıştı, azgın dalgalar gemileri lavlara doğru atıyordu. Zaten gökten de iri kum taneleri şeklinde kızgın taşlar yağmaya başlamıştı…

Evlerine sığınanlar ise, yoğun kükürt dumanından boğulmamak için kendilerini dışarı atmakta, bu defa da üzerlerine yağan taşlarla helak olmaktaydılar.

İlk kayıplar yere düşen gaz yüklü siyah taşların patlamasıyla verildi. Gökyüzü kararmıştı, göz gözü görmüyordu.

Tüm şehrin yok olması birkaç saat sürdü. Korkunç felaketten kimse kurtulamadı. 18 kilometrelik bir alan içerisindeki Pompei lavlar altında kalmıştır.

Pompei’nin 16 bin kişilik nüfusunun büyük bir bölümü taş olmuştu.

 

 

Ocaktan indirilmemiş bir domuz, fırından çıkarılamamış ekmekler, sırtlarındaki mücevher çuvalıyla sokak kapısını açmaya çalışırken yığılı veren kadın ve erkekler…

Kiminin başı ellerinin arasında, kimi çocuğuyla kaçma derdinde…

Bir yanda, şehir kapısı önünde üst üste yığılmış cesetler… Öte yanda, bir zengin evinde cenaze şölenine katılan ve yerlerinden kalkmaya bile fırsat bulamadan ölen insanlar .... Tüm zenginlikler, makamlar, güzelliklerle birlikte Pompei’nin insanları taş oldu.

 O insanlar bugün İtalya’da açık hava müzesindedir.Jeologlara göre halkın ölüm sebebi kükürt gazı. Taşa dönmelerinin sebebi ise yanardığın püskürttüğü volkanik tozun sertleşmesi… Bu lavlar kalıp oluşturmuş, zamanla içerdeki vücut çürümüştür.

 

 

 

 

 

TARİHİN EN VAHŞİ DENEYİ

Tarihin en vahşi deneyi : Çift başlı köpek...

★ Tarihte organ nakli denilince akla ilk gelen isimdir Vladimir Demikhov. 

★ Sovyet bilim adamı 1930´larda ve 1950´lerde yaptığı çeşitli organ nakilleri ile özellikle de köpek başı nakli ile tanınmıştır. Delilik ile dahilik arasında gidip gelen bu ünlü bilim adamının hayvanlar üzerinde yaptığı acımasız deneylerin en ünlüsü şüphesiz çift başlı köpek deneyidir.

★ Dr. Demikhov çalışmalarına bir köpeğe yapay kan pompalayıcısı takarak başlamıştır. 

★ Ardından bir köpeğin göğsüne ikinci bir kalp takarak devam etmiştir. İkinci kalp için akciğerin bir bölümünü çıkarmıştır. İkinci kalp ritmini koruyarak orijinal kalpten bağımsız atmaya devam etmiştir. 

★ Sürekli denemelerin ardından iki kalpli köpekler iki buçuk ay yaşayabilmeye başlamıştır.

★ Bir önceki deneyinden elde ettiği sonuçlar ile çift başlı köpek deneyine geçen Demikhov bu deneyde, bir köpeğin kafasını kesip başka bir köpeğe naklederek çift başlı bir köpek yaratma amacını gütmüştür. 

★ Demikhov ilk iş olarak bir köpek yavrusunun başını, ön ayaklarıyla birlikte yetişkin bir köpeğe nakletti. Nakledilen köpek yavru olduğu için yetişkin ev sahibi köpeğin kalbi iki başa da yeterli kanı pompalayabilmekteydi. 

★ Her iki baş da ayrı ayrı süt içebilmekte, hatta birbirlerinin kulaklarını ısırabilmekteydi.

★ Demikhov'un çift başlı köpeği inanılmaz bir şekilde tam 4 hafta hayatta kalmayı başarıyor. İlk ayını doldurduktan bir kaç gün sonra ise ölüyor. 

★ Bundan tam 80 yıl öncesinde böyle bir çalışmaya imza atan Demikhov'un kısıtlı teknolojiye rağmen başardıkları mucize denilebilecek türden bir olaydır. 

★ Deneylerini gerçekleştirene dek Demikhov'un binlerce köpeği testlerde öldürdüğü söylenmektedir. 

KARANLIK AĞ 2

Beklenen an : Dark Web ! (Okuyun)

★ Dark Web veya Türkçe karşılığıyla  ''Karanlık Ağ'', Deep Web'in yasadışı bölgesine verilen addır. 

★ Dark Web, Deep Web'in %95 Lik kısmını oluşturur. İçerisinde sıradan bir insanın izlememesi gereken  vahşet videolarıyla dolu olan esrarengiz bir yerdir. 

★ Dark Web'e girmek oldukça zordur. Çünkü %95 i kötü ve her türlü pisliğin bulunduğu bir yere girmek en usta bilgisayar kullanıcılarının bile yeteneklerini zorlayabilir. 

★ Dark Web'e girmeye çalışmak sıradan bir insan için anlamsızdır. Çünkü orada kendini geliştirmesi adına hiç bir veri elde edemez. Bu yasadışı İnternet bölgesine giren kişilerin bulabileceği şeyler şunlardır : 

- 15 Yaş altı çocukların cinsel içerikli videoları 

(Çocuk Pornosu-Kız-Erkek)

- Seri Katil kiralama ilanları (A.B.D'de bir Serikatil'i 5.000 Dolara kiralayabilme olanağınız varken, Avrupa'da Serikatil kiralamak için ödemeniz gereken ücret 10.000 Euro dur.)

- Gerçek psikopatların işkence videoları (Psikolojiniz bozulabilir)

- Yasadışı örgüt veya tarikatların insan kurban etme anları.

- Metafiziksel varlıkların orijinal görüntüleri (Montajsız-gerçek)

★ Gibi sayısız madde sıralayabiliriz. Lakin Deep Web'in en derin bölgelerine girmek sandığınız kadar kolay değildir. ''Bitcoin'' adı verilen ve 2009  Yılında tedavüle giren Elektronik paralardan kullanmak zorundasınız.                                                

★ 1 Bitcoin yaklaşık olarak 1.200 Türk lirası değerindedir. Deep Web'te yer alan önemli bilgileri ele geçirmek isteyen birinin Bitcoin harcaması zorunluluktur. 

★ Aslında Deep Web'in bir bölümü olan Dark Web'i gören insanların %98 i bu bölgeye girdiklerine pişman olmuştur. İzledikleri videolar yüzünden psikolojik sorunlar yaşayan binlerce insan bu tehlikeli bölgenin kaldırılması hakkında şikayet dilekçeleri yazsa da istekleri karşılıksız kalmıştır. 

★ Sıradan bir insanın Dark Web'te izlediği ilk videodan sonra ikinci videoya geçiş yapması %1 gibi bir olasılık taşımaktadır. 

Dark Web'e giriş yapan bilgisayar kullanıcılarının gezintiden sonra sarf ettikleri sözler : 

- Arkadaşlar, görmemem gereken şeyleri gördüm. Yaklaşık üç gündür bu videoları izliyorum. İnsanlık bu kadar düşmüş olamaz, bunlar gerçek olamaz.

- Beyler kesinlikle girmemenizi tavsiye ediyorum. Gördüğüm şeyleri unutmak için bir psikoloğa gideceğim. Aklı olan buraya girmez. 

- 15 Yıllık bir internet kullanıcısı olarak söylüyorum, buraya girmeyin arkadaşlar. Bu videoları izledikten sonra insan hayatının ne kadar ucuz olduğunu öğreneceksiniz.

Belkide internet sandığımız kadar iyi birşey degildir

KARANLIK AĞ 1.

Yazılarını takip ettiğim bir sayfada gördüğüm yazıyı sizlerle Paylaşmak istiyorum..


İnternetin Gizemli Geçmişi : Deep Web (Derin Ağ)

★ Evet, bu yazıyı okuduktan sonra ''İnternet'' adını verdiğimiz varlık hakkında ne kadar az bilginiz olduğunu anlayacaksınız...

★ Bilgisayarınızda bir şey bulmak için yaptığınız aramalar,siteler,oyunlar,videolar,müzikler, notlar,kitaplar,makaleler ve diğer binlerce içerik. Tüm bunlar İnternet denilen olgunun içinde sadece %4 Lük bir kısmı doldurmaktadır.
...

★ Yani Google'a girdiğiniz andan itibaren karşınıza çıkan her şey, İnternet ağının sadece %4 Lük bir kısmını barındırmaktadır.

★ Geriye kalan %96 lık pay ise ''Deep Web'' denilen dijital alemi oluşturmakta.


Peki nedir bu Deep Web ? 

★ ''İnternet'in arka bahçesi'' olarak da adlandırılan Deep Web'i, dünya da ulaşılması en zor bilgilerin bulunduğu bir bilgi okyanusu olarak tanımlamak yanlış olmaz.
Deep Web'i kimler kullanır ?

★ Dünyanın en büyük Hacker grupları, (Anonymous, Lizard Squad, Legion of Doom, Titan Rain)
★ Dünyanın en gizli kuruluşları (CIA, FBI, MOSSAD, ISI)
★ Uyuşturucu Üreticileri

★ Mafya Yapılanmaları ( Yakuza,Meksika Kartelleri, Rus Mafyası vs vs)
Deep Web'in İçeriği nedir ?

★ Aslında İnternet denilen olgu 8 Seviyeden oluşan bir ağ tabakasından oluşur.
1. Seviye Ağ : Facebook, Youtube, gibi sitelere giren kişiler.

2. Seviye Ağ : Erişim engellemesi olan siteler. (Bir kaç işlemden sonra girilebilir)

3. Seviye Ağ : İllegal siteler.

4. Seviye Ağ : Çocuk Pornosu ve diğer cinsel içerikli yasadışı Web Siteleri
.
5. Seviye Ağ : Hackerlar, Gizli Deneyler, Gizli Bilgiler.

6. Seviye Ağ : Gizli yapılanmalar.

7. Seviye Ağ : Devlet Sırları.

8. Seviye Ağ : Belirsizlik..

Şirinler Propagandası...

                                         
                                     ŞİRİNLER

                                

  
  Bu hafta size ABD'nin ortaya attığı komünizm propagandasını anlatacağım. ABD şirinler adlı çizgi filmini kendi ülkesinde televizyonlardan kaldırmıştır. Bunun nedenini ise çizgi film adı altında komünizm propagandası yapılmasından kaynaklandığını belirtir.


       

1. Sizin de dikkatinizi çekti mi bilmiyorum ama şirinler çizgi filminde kimse para kullanmaz . Ve herkes ihtiyacı olan her şeyi ücretsiz elde eder.

2.Şirin baba Karl Marx' tan esinlenerek yaratılmıştır. Sakalı dahi ona benzetilir.

3.Gargamelin dini temsil ettiği söylenir.

4.Şirinler köyünde ibadet hane bulunmaz.

5.Gargamelin dini temsil etmesinin sebebi ' dini çıkar amacı güdenler ' tarafından kullanıldığına dikkat etmek içindir.
6.Aynı tip evlerde yaşayan şirinlerde sosyal hayatın simgeleri de vardır.

7.Köyün tek dişisi  şirine  ' feminist kesimi ' , süslü şirin 'eşcinselliği' , ressam şirin ise ' sanatsal otoriteyi temsil eder.

8.Kral ya da Monarşik yapının bulunmadığı  şirinler köyünde herkes  gibi çalışma zorunluluğu olan bir lider portresi  çizilmektedir. Şirine de hiçbir imtiyaza sahip  değildir.

9.Bir masanın etrafında toplanan şirinler  yiyeceklerini eşit bir şekilde paylaşırlar.

10.ABD'nin  şirinler içerisinde ki propagandayı anlaması uzun sürmemiş  ve yayınlanma izni kaldırılmış ABD de bir daha yayınlanmamıştır.




      Çizgi filmlerin altında yatan bir çok nedeni ve amacı  video  yada güvenilir sayfalardan takip edebilirsiniz.
       Ne kadar doğrudur bilinmez ama okuyunca ve düşününce insan olabilir mi diye düşünmüyor değil...

1.DÜNYA SAVAŞI...

 

 

Tarih 28 Haziran 1914 öğle vakti  01.15 ;

 

 

1.Arşidük Franz Ferdinand ve eşi  Sophia bosnahersek'in Saraybosna kentinde halkı selamlıyor.

 

2.Çok değil  üç dakika sonra bir tetik çekiliyor ve Arşidük Ferdinand yere düşüyor.

 

3.Tetiği çeken kişi Gavrilo  Princip adlı bir milliyetçi bir Sırp.

 

4.Bu olaydan Sırbistan'ı sorumlu tutan Avusturya Macaristan 27 Temmuz Sırbistan'ı işgal ediyor.

 

5.Sırbistan'ı destekleyen Rusya Avusturya Macaristan'a savaş ilan ediyor ve olaylara seyirci kalmak istemeyen Almanya Rusya'ya savaş ilan ediyor.

 

6.Fransa 1892'de imzaladığı  ikili ittifak anlaşması çerçevesinde Rusya'yı destekledi bunun üzerine Almanya Fransa'ya savaş ilan etti.

 

7.Almanya birlikleri Fransa'ya  saldırmak için  Belçika'ya girdi.

 

8.1839' da herhangi bir saldırı karşısında Belçika'ya yardım etmeye söz vermiş Birleşik Krallık 4 Ağustos 1914 Almanya'ya savaş ilan etti ve böylece 1.Dünya savaşı Avrupa'da başlamış oldu..

 

 

 

   Savaşın başlamasına sebep olan Gavrilo  başlattığı savaşın vicdan azabına sadece 4 yıl dayana bilmiş. Ve savaşın sonunu göremeden ölmüş.

 

 

      Evet  sadece bir küçük tetiğe bastı . Ama bunun sonucunda üç büyük İmparatorluk Tarihe gömüldü ve 15 milyon insan öldü.

54.ALAY VE M.KEMAL ATATÜRK

54. ALAY

Mustafa Kemal Atatürk kocaçimen'de komutanlık yaparken, bir ordu askerin mevzilerini terk ettiklerini  ve geriye çekildiklerini görür.
Terk edilen mevzi savunma hattının kilit noktası olduğundan Atatürk bunu önlemeye çalışır. Askerlere ;

-Niçin kaçıyorsunuz ! der.

Kaçan askerler 261 rakımlı tepeyi işaret ederek :

-Düşman geliyor efendim '.

ATATÜRK ;
-Düşmandan kaçılmaz !

Kaçan askerler ;
-' cephanemiz bitti'.

ATATÜRK ;

-Cephaneniz yoksa süngünüz var , ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum !


     Bunları duyan askerler öleceklerini bile bile geriye dönerler ,54. alayın askerlerinden tek bir asker bile kurtulamaz. Daha sonra  bölgeyi bin bir güçlükle istila eden Avusturyalı askerler ağacın  dibinde  ölmüş askerin sımsıkı tuttuğu sancağı görür. Sancak hala diktir ve düşmemiştir.



**54. alay düşmüştür ama yenilmemiştir...

Tarihte Bugün.. 12 Mart 1921

 

 

 

     12 MART 1921 İSTİKLAL MARŞININ KABUL VE MEHMET  AKİF ERSOYU ANMA GÜNÜ

     20 aralık 1873 İstanbul'da doğdu. (doktor, veteriner, şair, öğretmen...)

   Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal olan İstiklal marşının yazarıdır. ' Vatan şairi ' ve ' milli şair' olarak anılır.
     Kurtuluş savaşı sıralarında 1.TBMM'de milletvekili olarak yer almıştır. 27 Aralık 1936 yılında siroz hastalığından hayatını kaybetmiştir.



   İSTİKLAL MARŞININ KABULÜ  HAKKINDA BİLGİ ;

    Türkiye Cumhuriyetinin  bağımsızlığını sembolize eden ve milli marş olarak kabul edilen  İstiklal marşı Mehmet Akif tarafından yazılmış, Zeki Üngör tarafından bestelenmiştir.

    Kurtuluş savaşı esnasında milli bir marşa ihtiyaç duyulmuş ve bir yarışma düzenlenmiş.
 Bu yarışmaya 724 şair şiir göndermiş  eserlerinin milli bir marş olarak kabul edilmesini istemişlerdir.

  Mehmet Akif bu yarışmayı kazanan kişiye  para ödülü verileceğinden başlangıçta yarışmaya katılmak istememiştir.  O dönemin Milli Eğitim bakanı  Hamdullah Suphi Tanrıöverin  ısrarı üzerine para ödülünü almamak şartıyla  şiirini yarışmaya göndermiştir.
  
 Mehmet Akif'in 'Kahraman Ordumuza '  başlıklı şiiri bu yarışmada birincilik kazanır.
O yıl yapılan beste yarışmasında da Ali  Rıfat Çağatay'ın bestesi kabul edilmiş 1924'ten  1930'a kadar bu beste ile söylenmiş. 1930'dan sonra  Zeki Üngör'ün bestesi ile söylenmiştir.

Mehmet Akif Ersoy 'u minnet ve saygı ile anıyoruz...



8 Mart dünya kadınlar günü

       


                           8 Mart Dünya Kadınlar Günü

8 Mart 1857 tarihinde ABD`nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları için bir tekstil  fabrikasında greve başladı.

polislerin işçilere saldırması ve fabrikaya kilitlenmesi  ardından çıkan yangın  sebebiyle 129 kadın işçi can verdi.

İşçilerin cenazelerine 10.000i aşkın kişi katıldı.

• BU GÜNÜN ANISINA 8 MART EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ OLARAK TÜM DÜNYADA KUTLANIR.

Unutmayalım ki TBMM kurulmasında  binlerce emekçi kadınında payı vardır.

• Onbaşı Ayşe
• Binbaşı Ayşe
• Çete Ayşe
•  Gördesli Makbule
•  Kılavuz Hatice
• Hafız Selman
• Halide Edip Adıvar
• Halime Çavuş
• Satı Çırpan
• Nene Hatun ve  yüzlerce emekçi kahraman Türk kadınları.

Dünya kadınlar günü tüm dünyada kadına verilen değeri daha iyi anlamak adına kutlanmaktadır.


"Mustafa Kemal Atatürk ;

 Kahraman Türk Kadını
  Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üstünde yükselmeye layıksın.
Dünyada hiçbir milletin kadını Türk kadını kadar çalıştım milletimi kurtuluş ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar hizmet gösterdim diyemez.


Şüphesiz ki dünyanın varoluşundan bu yana kadınların her gelişmede önemli bir katkısı vardır. Mustafa Kemal Atatürk kadınlar için şu cümleyi söylemiştir;
                                                                                   
             'Şuna kani olmak lazımdır ki dünya üzerinde gördüğümüz her şey kadının eseridir. '

                       TÜM EMEKÇİ KADINLARIN KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN...